Kıvılcım: “Zincir marketlerin önüne geçebilmek için perakende yasası değişmeli”

Tarih: 20 Ağustos 2021 Cuma 14:17

Haber- Sevcan Akgül

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine toplantısı ardından yaptığı açıklamada okulların 6 Eylül’de yüz yüze açılacağının müjdesini verdi. Denetimlerin yapıldığı ve okullarda pandemiye göre çalışmaların yapılması, aşılanmanın artması ile birlikte yüz yüze eğitime yeniden geçiliyor. Kabine toplantısında yaptığı açıklama Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Okullarda 6 Eylül'de yüz yüze eğitimin başlamasıyla birlikte öğrencilerle irtibatlı henüz aşı olmamış öğretmen ve diğer personelin haftada en az 2 defa PCR testi yaptırmasını isteyeceğiz. Aşı olmayan üniversite öğrencilerimiz ve üniversite çalışanlarından düzenli PCR testi yaptırmalarını talep edeceğiz. Tamam diye ifade ettiğimiz temizlik, maske, mesafede bu kurallara riayet özellikle bizim sağlığımızın temel esasıdır” dedi. Okulların açılmasından olumlu yönde etkilenecek sektörlerin başında kırtasiyeciler gelirken, kırtasiyeciler ise zincir marketlerden şikayetçi. Mersin Kırtasiyeciler Odası Başkanı Mehmet Reşat Kıvılcım, zincir marketlerin her türlü ürünü satmasının tüm esnafı olumsuz etkilendiğine değinerek, bununla ilgili bir genelge çıkarılması gerektiğini dile getirdi.

“SIFIR FAİZLİ KREDİ BİZE NEFES KREDİSİ OLACAK”

Kırtasiye sektörünün pandemi nedeniyle 1,5, 2 seneye yakın bir zamandır kapalı olduğunu söyleyen Kıvılcım, “Bazen resmi kapanmalar oldu bazen de açtık ama kapalı gibiydik. Cirolarımızda hemen hemen yüzde 60, 70 arası bir düşüklük meydana geldi. En çok okul önündeki okul kırtasiyecileri bu durumdan etkilendi. Buna paralel, büro yapan arkadaşlar da genel durumdan dolayı onlar da etkilendiler. Onların da cirolarında yüzde 30, 40 bir düşüş yaşandı. Hemen hemen arkadaşlarımızın yüzde 80, 90’ı bu durumdan etkilendi. Devlet hibe destekleri verdi ama bazı arkadaşlarımız bunlardan yararlanamadı. Dört dörtlük faydalandığımız sanılmasın. Biz bu pandemide şunu istedik; sıfır faizli kredi talebinde bulunduk. Böyle bir krediyi tanımlayamadılar. Biz hala bunu istiyoruz. Esnafın büyüklüğüne göre, 6 ay ödemesiz bir kredi talebi bizim için hala geçerli. Bu bir kurtuluş değil ama nefes kredisi olacak” dedi.

“ZİNCİR MARKETLERİN BİZ KAPALIYKEN AÇIK OLMASI BİZİ OLUMSUZ ETKİLEDİ”

Kıvılcım pandemiden etkilendiklerini ve pandeminin hala belirli bir hızla devam ettiğini söyleyerek, bu süreçte daha fazla kapalı kalamayacaklarına değindi. Kıvılcım, “Bizim sektör ve yan sektörler daha fazla kapalı kalamaz. Servisçiler, yemek sektörü, kantinciler gibi yerler daha fazla kapalı kalamaz. Ekonomi iyice zor bir döneme girecek. 6 Eylül’de okullar açılacak, Cumhurbaşkanımız da bunu söyledi. Biz de buna inanıyoruz. Anaokulları ile ilkokul 1. Sınıflar 6 Eylül’de başlayacak. 13 Eylül’de de diğer bütün gruplarla birlikte devam edecek. Burada arkadaşlarımız hazırlık yapmaya başladılar. Nasıl bir dönem bizi bekliyor bilemiyoruz. 2 yıldır bir alışveriş silsilesi yok. Yeniden başlayacağız” ifadelerini kullandı. Zincir marketlerin kendilerini olumsuz etkilediğini de belirten Kıvılcım, “Bu arada bizi en çok üzen de zincir marketler. Pandemide de bizi üzdüler. Bizler kapalıyken onlar açtılar ama her türlü ürünü sattılar. Biz o zaman yaptığımız itirazlar hükümet yetkilileri bunu doğru buldu. Onlara hafta sonları ve biz kapalı olduğumuz dönemlerde kırtasiye satışı yaptırmadı. Reyonlarından kırtasiye veya zücaciye gibi gıda dışı ürünlerin üstlerini örttürdü” şeklinde konuştu.

“PERAKENDE YASASININ DEĞİŞMESİ LAZIM”

Zincir marketlerin alınan önlemlerle bir süre farklı ürün satışı yapmadığını ifade eden Kıvılcım, bu durumun sürekli hale gelmesini istediklerini dile getirdi. Kıvılcım, “Biz de bunu yıl boyu veya önümüzdeki bir, iki yıl devam ettirsinler istedik. Biz çünkü çok zarar gördük. Bizim önümüzü açsınlar istedik. Ya da perakende yasasını değiştirerek yeniden herkes yaptığı işi yapsın istiyoruz. Kırtasiyeci kırtasiye ürünlerini satsın, marketler market ürünlerini satsın. Kırtasiye oyuncak ürünleri, kırtasiye malzemeleri ve hediyelik eşya satar, başka bir şey satamaz. Başka yan ürünleri yok bunların. Başka bir ürün satamayız biz, o zaman bu zincir marketler de bu ürünleri satmamalı. Ama zincir market bir mahalle arasına girip aklınıza gelebilecek ne kadar ürün varsa hepsini satıyor. Biz tüm esnaflar olarak buna karşıyız. Bu yüzden perakende yasasının değişmesi lazım. Başka türlü bunlar ek tedbirlerle değişmez. 3-5 günlük kararla değil de esnafın ayakta kalabilmesi için komple değişmesi gerekiyor bu yasaların. Sadece bizim değil, tüm esnaf sıkıntı yaşıyor. Çiçekçiler kapalıyken çiçek sattılar en yoğun günlerde. Bunlara gerek yok. Her şeyi satarsan esnafı bitirirsin” ifadelerine yer verdi.

“ZİNCİR MARKETLERİN HER ŞEYİ SATMASI BÜYÜK TEHLİKE”

Zincir marketlerin yalnızca AVM’lerde olmadığını, artık tüm mahalle aralarında var olduklarını söyleyen Kıvılcım, esnafın kımıldayacak yeri kalmadığını dile getirdi. Zincir marketlerin önden liste hazırlayıp, uygun mal aldıklarını söyleyen Kıvılcım, “Her bir mağazadan 4’er, 5’er bir şey satsalar dünyanın talebi olur buna alım yaparken. Bunlar güçlü kişiler. Büyük balık, küçük balığı yer sözü çok doğru burada. Ama bu bütün esnafı bitiriyor. Yarın bir gün sadece zincir marketler kalacak. İnternet ortamındaki satışlarla da böyle bir dünyaya doğru gidiyoruz. Ben şahsen böyle bir şeyi istemem, halk da böyle bir şeyi istemez. Rengarenk herkesin, her şeyi yaptığı bir yer olsun ister. İnternet satıcıları da büyük holdingler de bunu söylüyor. Bunun çok tehlikeli olduğuna değiniyorlar. Zincir marketlerin her şeyi satması bu çok büyük tehlike. Türkiye renkliliğini kaybedecektir. Ankara’da AVM’ler yavaş yavaş kapanmaya başlıyor. Bunlar hep zincir marketlerin ürünü. Bir tek hizmet sektörü kaldı. Geri kalan her şey zincir marketlerde.

“BUNLARLA BAŞ ETMEK ÇOK ZOR”

Kıvılcım, AVM’lerin daha büyük bir zarar olmadığını ama üç harfli olarak adlandırılan zincir marketlerin çok büyük sıkıntı yarattığına değinerek, “Küçük yerlere girmeye başladılar. 400 metre kare olayını çıkardılar. Önce küçük sonra da büyük zincir marketler hayatımıza girdi. Piyasaya hakim olmaya başladılar. Bundan kurtuluş yolu da yasa ile ilgili. Herkes neyi istiyorsa satabilir denilmesi gerekiyor ya da bizim onlarla mücadele edebilmemiz için. Toptancı da zor durumda. Ben dün Adana’ya gittim. Oradaki toptancı mesela defteri 4 liraya almış, bana 4 liradan satacak ama zincir marketler de aynı fiyata satıyor. Onlar da kara kara düşünüyor. 10 bin, 20 bin mağazaya satmak daha değişiktir. Üretici firmalar bunları yapıyor, bunlarla baş etmek çok zor. Böyle de devam edemez. Mahalleler artık sadece bunlarla olacak. Bakkal, kırtasiye, manav hepsi yok olacak. Bomboş dükkanlar kalır. Biz kırtasiyeden başka bir şey satamazdık eskiden. Oyuncak bile satamazdık, oyuncakçılar ayrıydı. Sonradan düzenleme getirdiler. Oyuncakçılar da kırtasiyecilerle birliktedir zaten” dedi.

“YARDIMCI KİTAPLAR ARTIK KIRTASİYELERDE SATILACAK”

Okullar açılıyorken kırtasiyecilerin bir diğer tepkili olduğu konu ise okulda satılacak olan yardımcı kitaplar. Bunların sınıflarda satılmasını istemediklerine belirten Kıvılcım, sözlerini şu şekilde sonlandırdı: Milli Eğitim Müdürümüzle bu konuyu görüştük ve yeni bir genelge yayımladı. Okullarda artık kaynak kitap, dergi vb. satılmayacak. Bir şey yapılacaksa artık kırtasiyeciler aracılığı ile yapılacak. Yerel olarak biz Valilikle, Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte oda olarak yapmaya çalışıyoruz. Ama zincir marketler büyük bir resimdir.  Bu sene çok iyi iş yapacağımıza inanıyorum. Büyük mağazalar da neler var yok bilmiyorum ama bizim fiyatlar biraz daha ucuz oluyor. Eylül ayında birden bire işlerin patlayacağını ve her arkadaşımızın pandeminin yaralarını yavaş yavaş saracağını tahmin ediyorum. Arkadaşlar da bu sezondan memnun olacak. Kırtasiyeci arkadaşlar olarak fiyatlarımızı olağanca düşük tutuyoruz. Onların sattığı ürünler ile bizim sattığımız ürünler yüzde yüz çakışmıyor. Bir fiyat koymuşlar ama biz ürünü daha farklı satıyoruz. Biz markalı satıyoruz. Onların kendi markalarını satıyorlar. Arkadaşlarımız moralini bozmasın. Oda olarak elimizden geleni yapacağız. Mücadelemizi vereceğiz”