Özcan: “Pandemi bir savaş, bizler de bu savaşın askerleriyiz”

Tarih: 6 Aralık 2020 Pazar 17:12

Covid-19 salgınının hayatımıza yansıyan etkilerinden biri de diş hekimlerine ulaşma noktasındaki zorluklar. Acil müdahale gerektirmeyen operasyonların ertelendiği ve vatandaşın pandemi korkusu Diş sağlığının korunamamasındaki en büyük etkenler sayılıyor. Diş Hekimi Kutlay Özcan, “İnsanlar diş problemlerine müdahale ettirmezlerse Karaciğer yetmezliği, böbrek yetmezliği ve mide sorunları yaşar. Bu süreçte hasta mutlaka diş tedavilerini yaptırmalı” şeklinde konuştu.

“MERSİNDEKİ VAKA SAYISI BİZLERİ ÜZDÜ”

Covid-19 salgınının Mersin’de yüksek vakalara ulaştığına değinen Özcan, “Covid-19 salgını başladıktan sonra biz Mersin anlamında bir çalışma yaptık. Biz salgında Türkiye’nin en az vakaya sahip Büyükşehirlerinden biriydik. Başarılı olduk bu konuda ancak sosyal medyadan da bunu söyledik o dönem Mersin’in giriş çıkışları kontrollü olsun. Adana’dan Konya’dan gelen yazlıkçıklar var ve yoğunluk artacak dedik bunu valiliğimizle de paylaştık. Bunu takip edemedik ve şu anda Türkiye’de vaka konusunda birinciyiz. Bu bizi çok üzdü ama mücadelemize devam edeceğiz” dedi.

“ÖZEL KLİNİKLERDE DE HES KODU ZORUNLU OLACAK”

Özel Kliniklerinde vatandaş sağlığını koruyan gerekli tüm önlemlerin alındığının altını çizen Özcan, “Sokağa çıkma yasakları ile birlikte klinik anlamında önlemler aldık. Bu konuda, hastaları saat başı almaya başladık, mutlaka girişte ateşi ölçüyoruz, dezenfektan kullanıyoruz ve hastalarımızın koku alma duyusunu test etmek için kolonyalı peçete koklatıyoruz. Her türlü kontrolleri yapıyoruz. Bundan sonra artık HES kodu ile kliniklerimize hastalarımızı alacağız. Hastalarımıza bakarken mutlaka eldiven, maske kullanıyoruz. Hasta buradan giderken oturduğu, dokunduğu her yeri steril ediyoruz. Hastalarımızı refakatçısız almaya çalışıyoruz, eğer çocuk yoksa tek bir kişi geliyor onu da klinik kısmına da almıyoruz. Sosyal mesafeyi koruyacak şekilde burada oturmuş oluyor herkes, klimalarımız kapalı, sirkülasyonu sağlamak için içeriyi havalandırıyoruz.  Cerrahi maske veya çift maske kullanıyoruz, özel koruyucu bariyerlerimiz var. Hasta buradan ayrılırken her türlü başlık ve alet sterilizasyonu yapıyoruz. Cerrahi her işlemde daha güçlü aspiratörler kullanarak, yüzümüze gelebilecek tükürüğün hızlıca emilmesini sağlıyoruz. Bizler hastayla bir karış mesafedeyiz ağızda çalıştığınız için, tazyikli hava kullanıldığı için 40 bin devirle dönen bir frez var bu da ister istemez bir hava akımı yaratıyor. Biz de bariyer ve maskelerle korunuyoruz. Aspiratör sayesinde de bunun önüne geçmek için de hızlıca vakumlama sağlıyoruz. İki hafta da bir dışardan dezenfektan ile kliniğimizi steril hale getiriyoruz” ifadelerini kullandı.

 “HİPOKRAT YEMİNİ YAPIYORSUNUZ AMA KLİNİĞİNİZİ KAPATIYORSUNUZ”

Sağlık Bakanlığına bağlı diş polikliniklerinin, hastalara sadece antibiyotik vererek tedavi etmeye çalıştığını ifade eden Özcan, “Pandeminin başlangıcında cerrahi vakaların ve diş kesimlerine daha çok acil olmayan vakalara müdahale etmek istemedik. Ankara’dan gelen emirle implant, porselen ve protezlere çok girmeyin denildi. Ama diş çekimi, kanal tedavisi, dolgular bunları sadece yaptık implantlara girmedik. Ancak 1 yıl geçti aradan bu işlemlere porselen, implant yapmaya da dikkatli bir şekilde başladık. Bazı arkadaşlarımız kliniklerini kapattı hafta da sadece 1 gün hasta almaya başladılar. Devlet zaten klinikleri kapattı, sadece bir antibiyotik verip yolluyorlar. Ama insanların canı yanıyor, diş çekimi gerekiyor, kanal tedavisi gerekiyor, kaplaması çıkabiliyor, sızlamalar oluyor ve müdahale edilmezse ağrılar oluyor. Burada bir sıkıntı var ben kliniğimi kapatayım evimde oturayım demek, ölmeyeyim hastalık bulaşır demekle insanlara yazık etmiş oluruz. Hipokrat yemini ediyorsunuz ama kliniğinizi kapatıyorsunuz. Asker şehit oluyor, polis şehit oluyor, basın bir savaşta ölebiliyor. Bu pandemi de bir savaş, bugün sağlıkçılar sahada, yarın askerler sahada, yarın da basın sahada olacak” şeklinde konuştu.

“NÖBETÇİ DİŞ HEKİMLİĞİ UYGULAMASI YAPILMALI”

Yaşanan pandemi sürecinde nöbetçi eczaneler gibi vatandaşın diş problemlerine çare olmak için nöbetçi Diş Hekimliği uygulamasının önemine vurgu yapan Özcan, “Mersin Diş Hekimleri Odası bir plan yapabilir. Bu konuda her ilçede bir diş hekiminin sokağa çıkma yasağı olduğu zaman nöbetçi olsun, nöbetçi eczane gibi. Biz de her ilçede ve dört merkez ilçede bir nöbetçi diş hekimi koyalım. Bunun hem yerel basında hem sosyal medyada duyurusunu yaparız. Diş hekimi arkadaşımız da bu sayede diş çekimi yapar, kanal tedavisi yapar kendisi için de iyi olur. Bizim böyle bir planımız var nöbetçi hekimlik adına. Halkın görüşünü de aldık. Mersin Diş Hekimleri Odası da bu konuda yer alırsa çok faydalı olacaktır. Genç arkadaşlarımız nöbetçi hekim olarak da bu alanda deneyim kazanır ve pandemi savaşında da destek vermiş olur. Acil müdahale de olmuş olur. Diş ağrısı intihara sebep verecek kadar kötü bir ağrıdır. Bunun bir örneğini duydum. Edirne’de olmuş, bir kişi diş ağrısından intihar etmiş silahıyla. Nöbetçi bir diş hekimliği uygulaması olmalı. Pandemiden dolayı kapalı olduğumuz uzun dönemde bir günde 15 kişinin dişini çekmek zorunda kaldım. Devlet polikliniği de kapalı olunca özel kliniklerin de birçoğu kapalı, bana gelen birçok hasta oldu. Bu bir savaş ve biz de bu savaşta bir askeriz. Halkımızın yanında olmamız lazım her şey para değil” dedi.

“DİŞ PROBLEMLERİ CİDDİ RAHATSIZLIKLAR ORTAYA ÇIKARIR”

İhmal edilen diş sorunlarının ve tedavilerinin ciddi sağlık sorunlara sebep olduğunun altını çizen Diş Hekimi Kutlay Özcan, “Diş ağrısı oldu, hasta müdahale ettiremedi her yer de kapalı, hasta ne yapacak? 5 gün boyunca ağrı kesici veya antibiyotik alacak. Bir süre sonra bu ilaç kullanımından dolayı mide ağrıları olacak, mide yanmaları ve mide kanamalarına kadar giden vakalar olabiliyor. İnsanlar bu diş problemlerine müdahale ettirmezlerse başka rahatsızlıkları ortaya çıkar. Karaciğer yetmezliği, böbrek yetmezliği, mide sorunları. Bu süreçte hasta mutlaka diş tedavilerini olmalı” diye konuştu.

“DİŞ SAĞLIĞININ ÖNEMİ İÇİN YEDİKLERİMİZE DİKKAT ETMELİYİZ”

Pandemi sebebiyle tedavi olunması zor olan diş problemlerinin önüne geçmek için diş sağlığına dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yapan Özcan, “Hasta mutlaka sabah akşam dişlerini düzenli fırçalamalı, diş dolgusunu yeni yapmış biri protezi olan sert kabuklu fazla tüketmemeli sonra bu apseye ve ağrıya sebep olur. Yapışkanlı yiyecekler sakız, lokum gibi mesela bunlar diş kaplamasını çıkarıyor, bunları fazla tüketmemek lazım. Bunlardan uzak kalmak lazım, gargara kullanacaklar bunu ihmal etmesin. Yine maske kullanımına, hijyen kurallarına dikkat etmek gerekiyor. Tedbirlerimizi biz alalım şu zor günlerde. Pandemiden dolayı okullar kapandı şu an içeride 300’e yakın diş macunu ve fırçası var ve biz bunları Torosların zirvesindeki öğrencilerimize götürüp, ağız diş sağlığı eğitimi verip hediye edecektik ancak okullar kapalı olduğu için ulaştıramadık. Geçen yıl da kışlık ayakkabı ve montları Toroslarda bulunan çocuklarımıza ulaştırdık. Mesleğimiz dışında kendi gruplarımız aracılığıyla sosyal farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz” ifadelerinde bulundu.