Bitkivadisi sürpriz ürün projeleri ile önemli atılımlar gerçekleştirecek

Tarih: 5 Ekim 2021 Salı 15:34

Haber- Burak Karataş

Bitkivadisi Tıbbi ve Aromatik Yağlar, Mersin’in Akdeniz ilçesinde 10 bin metrekare açık, 3 bin 300 metrekare alana sahip, merkeze 18 kilometre, Mersin Limanı’na 16 kilometre uzaklıkta bulunmaktadır. Son teknolojiye sahip olan makineler ile günlük olarak 20 bin adet dolum kapasiteli kolonya ve dezenfektan üretimi yapılmakta olduğunu söyleyen Bitkivadisi Genel Müdürü Hülya Doğmuş, “Üretim tesislerimiz son sistem depolama ve kalite kontrol birimleri ile donatılmış. 2020 yılında kurulmuş olan Bitkivadisi Anonim Şirketi, Green Wind ve Hand Sept olarak iki ayrı markayı bünyesinde bulundurmaktadır. Green Wind Kolonyamızda Limon, Lime limon, mandalina ve portakal çiçeği başta olmak üzere alternatif birçok kokularımız bulunmaktadır. Green Wind Kolonyaları olarak, 50 mililitre ve 5 bin mililitre arasında değişen ürün seçenekleri mevcuttur. Hand Sept El ve Cilt Dezenfektanı olarak 125 mililitre den başlayıp 30 bin mililitre kadar ürün çeşitlerimiz vardır” ifadelerini kullandı.

“ENDEMİK, AROMATİK VE AROMATERAPİ YAĞ ÜRETİMİNE BAŞLAMAK İÇİN İLK ADIMLARIMIZI ATTIK”

Şirket hakkında genel bilgi veren Doğmuş, “Markamız 2020 yılında kurulmuş olan Bitkivadisi Tıbbi ve Aromatik Yağlar Üretim San. ve Tic. A.Ş. bünyesi altında kurulmuştur. Limon, Limon Lime, Mandalina ve Portakal Çiçeği Kolonyası başta olmak üzere birçok yeni kokumuz mevcuttur. Greenwind Kolonyaları olarak 28 mililitre ve 20 litre arasında değişen ürün seçeneklerimiz vardır. Kolonyalarımız da 80 derecelik buğday alkolü ve yüzde 3 esans kullanmaktayız. Üretim alanımızda iki adet 30 tonluk alkol tankımız bulunmaktadır ve makinelerimiz tam otomatiktir. Aynı zamanda sadece kolonya ve dezenfektan üretimiyle kalmayıp Tarsus Organize Sanayi Bölgesi’nde en son teknoloji makineler kullanacağımız endemik ve aromatik yağ üretimine başlayacağız. Fabrikamızın inşaatı şuanda devam ediyor. 2022’ye girişte yatırımımızı tamamlayarak endemik, aromatik ve aromaterapi yağ üretimine başlamak için ilk adımlarımızı attık. Ancak ürün çeşitliliğinin artırılması için yatırımlarımız artarak devam edecek. Üretim için gerekli hammadde temini için ise kendi tarım alanlarımızı ve sözleşmeli çiftçilik modelini uyguluyoruz. Çiftçilere alım garantisi sağlayarak hem şehrimizde katma değerli tarımsal ürün üretimini de sağlamış bulunuyoruz. Bunun yanı sıra kırsal kesimde ki kadın çalışanlara da katkı sağlıyoruz” şeklinde konuştu.

“KENDİ ÜRETTİĞİMİZ ÜRÜNLER SAYESİNDE KADINLARIMIZA DA DESTEK OLUYORUZ”

Ürünlerinde kullandıkları bitkilerin üretiminin tamamen kendilerine ait olduğunu belirten Doğmuş, “Bu uygulamayı düşünürken köylerdeki emekçi kadınlarımızı düşünerek uyguladık. Bitkilerimizin üretiminin bize ait olmasının en büyük avantajı hem kadınlarımıza destek sağlamak hem de ürettiğimiz ürünün içeriğinin ne olduğunu bilmemiz. Bu nedenle ürünümüze hem bizim güvenimiz tam oluyor hem de müşteriye bu güveni daha rahat aktarabiliyoruz. Bu durumun dezavantajı ise ürün çeşitliliğini sağlarken çok fazla deneme, formül ve testten geçirmemiz gerekmesi. Neyse ki alanında oldukça deneyimli çalışanlarımız ve Profesörlerimiz durumu en kısa zamanda kavrayıp bizi bu konuda ileri seviyeye taşıyorlar” diye konuştu.

“TÜRKİYE’DE ÜRETİLMEYEN ÖZEL ESANS KOKULARIMIZ DA ÜRETİM AŞAMASINDA”

Şirket çalışanlarının çoğunluğunun kadın olması ve ürün çeşitliliği hakkında konuşan Doğmuş, “Bir kadın yönetici olarak benim düşüncem öncelikle yönetici ve kadın çalışanlar arasındaki fikir alışverişinin çok yönlü gerçekleşmesi. Kozmetik sektöründe bulunmamız nedeniyle yeni bir ürün, koku çıkaracağımız zaman yeni fikirler üretebilmemiz ve kadın istihdamımızın fazlalığı nedeniyle her algıya hitap edebilmemiz bize bir avantaj sağlıyor. Daha önce de bahsettiğim gibi Mart ayında endemik, aromatik ve aromaterapi yağ üretimine başlayacağız. Burada aromaterapik yağların yanı sıra ürettiğimiz yağları kullanarak kozmetik ürünler üzerinde çalışacağız. Şu an bulunduğumuz konumda ise oda kokusu, şampuan, krem gibi ürünlerimizin de çalışmaları devam ediyor bununla birlikte Türkiye’de üretilmeyen özel esans kokularımız da üretim aşamasında ve önümüzdeki süreçte sürpriz ürün projeleri ile önemli atılımlar gerçekleştirebiliriz. Kalite, özen ve ekip çalışması. Eğer bir markayı büyütmek istiyorsanız arkanızda sağlam bir ekip olmalıdır. Alanında uzman profesörler ve mühendislerden oluşan kapsamlı bir Ar- Ge ekibimiz var. Bu süreçte kalitemizin dışına asla çıkmayarak ekibimizle bir ahenk içerisinde çalıştık. Ürün içeriğinden görsel tasarımlara kadar her şeyi özenle seçtik” diye ekledi.

“ORTA DOĞU’DAKİ HEDEFLERİMİZE ULAŞMANIN MUTLULUĞU İÇERİSİNDEYİZ”

Üretmiş oldukların ürünlerin Orta Doğu’daki hedeflerine ulaşmış olmasının heyecanı içinde olduğunu söyleyen Doğmuş, “İhracat çalışmalarımızda önceliğimiz ülkemizin büyüme hedefleriyle bağlantılı olarak pazara açılmak ve giriş yaptığımız ülkede kalıcı ticari ilişkiler elde etmektir. Bu sayede kültürümüzün bu güzel geleneğini ve Mersinimizin doğal kokularını tüm dünyaya tanıtmayı planlıyoruz. Geldiğimiz noktada Orta Doğu’daki hedeflerimize ulaşmanın mutluluğu içerisindeyiz. Hedef pazarımız Avrupa için gerekli tüm izinleri alarak ihracata başladık. Avrupa’da kurduğumuz iş bağlantılarını güçlendirecek atılımlar içerisindeyiz. Orta Doğu ve Avrupa pazarındaki yerel ürünleri de yakından izliyoruz. Yurt dışı ürün portföyümüzü bu ürünlerden oluşturuyoruz. Bu alandaki en önemli rekabet gücümüzü ise sahip olduğumuz uzman personelimiz ile her türlü talebi karşılayacak Ar-Ge merkezimizden alıyoruz” dedi.

“KADINLAR GİRİŞİM YAPMAKTAN KORKMASIN”

Son olarak da çalışma ortamlarında pozitif ayrımcılık yapılması gerektiğini, kadınlara önem verilmesi gerektiğinin altını çizen Doğmuş, “Şunu söylemek istiyorum ki lütfen iş yerleri kadın çalışanlara destek olsunlar ve kadınlarımız girişim yapmaktan korkmasınlar çünkü kadınlar, erkeklerin gördüğünden farklı şeyleri görebilir. Eğitim ve birikim tecrübe ile birleştiğin de sizi bir yerlere getirmemesi mümkün değil. Kadınlara fırsat verildiğinde her şeyi başarabilirler. Kadın istihdamının olduğu bir fabrika yöneticisi olarak rahatlıkla söyleyebilirim ki bu durum fabrikamıza pozitif yönleriyle geri dönüş sağlıyor” diye ifade etti.