DT Tarım ve Doğuşlar Plastik Kurucusu Fatin Doğuş, plastik kasa üretimi ve tarım alanındaki faaliyetleri ile ilgili gazetecilere açıklamalarda bulundu. Sektör hakkında detaylı bilgi veren Doğuş, plastik köşebent üretiminde yeni yatırımlar yaptıklarını belirterek, “Son 5 yılda yaptığımız yatırımlar sonucu toplamda 600 dekar civarı bir alanda üretim yapmaktayız. Bu konuda kendimize olan inancımız tamdır. Plastik sektöründe sıfırdan daha önce üretimi yapılmayan toplam 5 çeşit kasa kazandırdık. Köşebent üretiminde ise bölgede ilk ve tek firmayız” dedi.
Haber - Burak KARATAŞ
Mersin’de plastik kasa üretimi ve tarım alanında faaliyetlerini sürdüren DT Tarım, kurulduğu günden bu yana üretim kapasitesini yüzde 100 artırdı. DT Tarım ve Doğuşlar Plastik Kurucusu Fatin Doğuş, firmanın faaliyet alanlarını ve gelecek hedeflerini gazetecilere anlattı. İlk olarak kısa bir şekilde hayat hikayesinden bahseden Doğuş, “1990 yılında Almanya’da doğdum. Çağ Fen lisesinden mezun olduktan sonra Çukurova Üniversitesi ziraat mühendisliğini bitirdim. Aslen Mersinliyim. 20 yıl Mersin’de yaşadıktan sonra son 10 yıldır Adana’da yaşamaktayım” ifadelerini kullandı.
“SON 5 YILDA YAPTIĞIMIZ YATIRIMLARDA 600 DEKAR CİVARI BİR ALANDA ÜRETİM YAPMAKTAYIZ”
Firmasının kuruluş süreci ve bugün gelinen noktadaki faaliyet alanlarını aktaran Doğuş, “Firmamız 2015 yılının mart ayında kurulmuştur. 2012 yılında aile işletmemizde iş hayatına başladıktan sonra 2015 yılında bu işletmeden ayrılarak plastik kasa üretimi sektörüne giriş yaparak ticaret hayatıma devam ettim. Firmamız 2015 yılında 4 adet makina ile başlayan üretim hayatına şuan yüzde 100’den fazla büyüyerek toplam 9 makina ile devam etmektedir. 2018 yılında yaptığımız Ar-Ge sonuçlarında bölgemizde üretim açısından eksikliğini hissettiğimiz plastik köşebent üretiminde yeni yatırımlar yaparak üretime başladık. Bölgemizde bu üretimi yapan ilk ve tek firmayız. 2017 yılında dede mesleği olan çiftçiliğe geri dönüş yaparak sert çekirdekli ve narenciye üretimi yapmaya başladık. Son 5 yılda yaptığımız yatırımlar sonucu toplamda 600 dekar civarı bir alanda üretim yapmaktayız” şeklinde konuştu.
“BAHÇE ÜRETİMİNDE; KAYISI, NEKTARİN, LİMON VE MANDALİNA İHRACATI YAPMAKTAYIZ”
Firmalarının tam olarak ne ürettiği konusuna değinen Doğuş, “Firmamız tam olarak 26 çeşit farklı kasa ve köşebent üretmekte. Toplamda 50 çalışanımız bulunmaktadır. Çiftçinin ve ihracatçının yanında olarak onların isteklerine uygun olarak üretimlerimize devam etmekteyiz. Bahçe üretiminde ise ihracata dayalı kayısı, nektarin, limon ve mandalina yapmaktayız” diye konuştu.
“MAKİNA ÜZERİNE YATIRIM YAPARAK BÖLGEMİZE FAYDALI OLMAYA ÇALIŞACAĞIZ”
Şirketin mevcut yatırımları ve gelecek hedefleri hakkında bilgi veren Doğuş, “Halihazırda Tarsus Organize Sanayi Bölgesi’nde aldığımız arsa üzerinde devam eden bir projemiz var. Orada fabrika binası yaptıktan sonra yine bölgemizde bulunmayan bir makina üzerine yatırım yaparak bölgemize faydalı olmaya çalışacağız. Ayrıca bu fabrika binasının üstüne toplamda 500 kw GES projesi yapmayı öngörüyoruz. Bunlara ek olarak MTOSB 4. Bölgesinin arsa tahsisini bekleyip 2. Üretim sahasını buraya inşa etmeyi umuyoruz” ifadelerini kullandı.
“KÖŞEBENT ÜRETİMİNDE İSE BÖLGEDE İLK VE TEK FİRMAYIZ”
Ar-Ge ve İnovasyon alanındaki çalışmalarının ve maliyetlerinin konusuna değinen Doğuş, “Dünyamız şartlarında artık en önemli şey Ar-Ge ve inovasyon. Bu konuda kendimize olan inancımız tamdır. Plastik sektöründe sıfırdan daha önce üretimi yapılmayan toplam 5 çeşit kasa kazandırdık. Köşebent üretiminde ise bölgede ilk ve tek firmayız. Bu sebepten geleceğe umutla bakıyoruz. Sektörmüzle alakalı fuarları kaçırmadan takip ediyorum. Yurt dışının gerisinde olduğumuz noktaları gün geçtikçe azaltmaya devam ediyoruz” dedi.
“SEKTÖRÜMÜZ GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE İLERDE DAHA DA BÜYÜYECEĞİNE İNANCIMIZ SONSUZ”
Sektörün geleceğini ve sektöre kattığı katma değeri hakkında değerlendirme yapan Doğuş, “Plastik sektörü şuan için vazgeçilmez bir sektördür. Türkiye’de bu sektörden hak ettiğini almaktadır. Pandemi dönemi süresince hiç aksamaya uğramadan üretime devam eden bir sektördür. Özellikle enerji maliyetlerinin artması ve brent petrol fiyatlarının artması sonucu PP ve PE’de yüzde yüzlere varan artışlar yaşanmıştır. PVC’de ise 3 kat fiyat artışı yaşanmıştır. Bunlara rağmen ambalaj sektöründe en ucuz malzeme olduğundan tüketime aynı şekilde devam etmektedir. Buda bizim için bir avantaj doğuruyor. O yüzden sektörümüz güçlü bir şekilde ilerde daha da büyüyeceğine inancımız sonsuz. Sektörümüz ve Türkiye’deki tüm firmaların tek önceliği GES projeleri ile elektriğini kendi üretmesi olması gerektiğini düşünüyorum. Geleceğimiz için enerjide olan dışa bağımlılığımızı en az seviyeye indirmemiz gerekiyor. Türkiye’nin konumu ve ucuz işçilik gücünü yüksek enerji maliyetlerini en az seviyeye çekebilirsek gelecek nesiller için çok verimli işler yapmış olacağız” şeklinde konuştu.
|