Dünyada 140’un üzerinde ülkede narenciye üretiliyor. Türkiye, narenciye üretimiyle dünyada 8’inci sırada yer alıyor. Mersin de üretim hacmiyle Türkiye’deki narenciye üretiminin 4’te 1’ini karşılıyor. ’Mersin Narenciyedir, Narenciye Hayattır’ sloganıyla bu yıl 8’incisi gerçekleştirilen Mersin Narenciye Festivali ise kentin ’C Vitamini’ ve ’birleştirici gücü’ olmaya devam ediyor.
Haber-Emrah Birgül
Mersin Valiliği himayesinde Mersin Ticaret Borsası tarafından organize edilen 8. Mersin Narenciye Festivali'ne kentin tüm dinamikleri destek verdi. En son 2019 yılında 7'ncisi gerçekleştirilen festivale pandemi nedeniyle 2 yıl ara verildi. 2022 yılında 8'incisi yapılan festivalde 300 civarında stant ve narenciye ürünlerinden yapılan 30 figür yer aldı. Figürlerde 100 bin kiloya yakın, toplam 500 bin adet narenciye ürünü kullanıldı. Oğuzhan Koç, Ahmet Baran ve Fatih Erkoç konserlerine ev sahipliği yapan festivalde GastroShow, defile, flyboard su gösterisi ve çeşitli etkinlikler yer aldı. Festival, 12-13 Kasım tarihlerinde Kültür Park'ta yapıldı.
FESTİVAL 28 GÜNDE HAZIRLANDI, KORTEJ YÜRÜYÜŞÜYLE BAŞLADI
Festival, 11 Kasım'da kortej yürüyüşüyle başladı. Mersin Adliyesi önünden başlayan yürüyüş, Cumhuriyet Meydanı'nda son buldu. Narenciye ürünleri ile yapılan figürler, kamyon ve traktör kasalarında kentin işlek noktalarında sergilendi. Güzergah üzerindeki Mersinliler, kortej yürüyüşüne alkışlar ve ıslıklarla destek verdi. Yürüyüşe Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer gibi kentin önde gelen yöneticileri ve milletvekilleri de katıldı. Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, yürüyüşün ardından yaptığı açıklamada, "Bizim için mutlu bir gün. Çok kısa bir zamanda toparladık. Yaklaşık 28 günde bugünkü hale getirdik. Narenciye, Mersin için çok önemli" dedi.
FESTİVAL, 2 YIL ARANIN ARDINDAN 'FİKİR BİRLİĞİ YAPILARAK' YENİDEN BAŞLADI
Festival, 2 gün boyunca renkli anlara sahne oldu. Festivalin açılışına Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin Ticaret Borsası ve Narenciye Festivali İcra Kurulu Başkanı Abdullah Özdemir, milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, siyasiler, STK temsilcileri ile binlerce vatandaş katıldı. Festivalin açılışında konuşan Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, "Narenciye Festivali'nin bu yıl 8'incisini düzenliyoruz. Pandemi şartları dünyada ve ülkemizde yaşandı. İki yıl pandemi şartlarından dolayı etkinlikler yapılamamıştı" dedi. Bu yılın Mayıs ayı sonunda Mersin'de göreve başladığını hatırlatan Vali Pehlivan, "İlimizin konularını ele alırken, festivalin 'yapılıp yapılamayacağı' konusunda 'pandemi şartları devam eder mi' endişesi vardı. Ben de 'paydaşlarla toplanıp bunu ele alalım, hep birlikte karar verelim' dedim" ifadelerine yer verdi.
FESTİVAL ÖNCESİ MERSİN'DE 14. ULUSLARARASI TURUNÇGİL KONGRESİ YAPILDI
Festivalin, Valilik himayesinde ilgili kuruluşların katkılarıyla yıllardır sürdürüldüğünü vurgulayan Vali Pehlivan, "Nitekim bir araya geldik. Valilikte toplantılar yaptık. Ekseriyetle herkesin hemfikir olduğu şekilde festivali yapmaya karar verdik. Hatta bunu yaparken de yıllardır üzerinde çalışılan, 'Turunçgil Kongresi ile arka arkaya yapalım' şeklinde de fikir birliği içerisinde olduk, mutabık kaldık. Nitekim geçtiğimiz hafta başı pazartesi günü Tarım ve Orman Bakanımızın ve bir önceki Hazine ve Maliye Bakanımızın teşrifleriyle 30 ülkeden 400'e yakın; ağırlıklı olarak akademisyenlerin ve bilim insanlarının katıldığı güzel bir Kongre yaptık. Biz de Valilik olarak gerekli destekleri sağladık" diye konuştu.
KONGRE'DE 500'ÜN ÜZERİNDE BİLDİRİ SUNULDU
Konuşmasının devamında, 6-11 Kasım tarihlerinde Mersin'de yapılan 14. Uluslararası Turunçgil Kongresi'nden söz eden Vali Pehlivan, "Uzak Doğu'dan Amerika'ya, Latin Amerika'dan Avrupa'ya ve Afrika'ya kadar birçok kıtadan bilim insanları geldi ve memnuniyetlerini dile getirdi. 500'ün üzerinde bildiri sunuldu. Bir yandan da başta Mersin olmak üzere; çevre illerin tarihi, turistik, doğal güzelliklerini görme ve müşade etme imkanları oldu" dedi.
VALİ PEHLİVAN: "NARENCİYE VİTAMİN DEPOSU, MERSİN DE NARENCİYE DEPOSU"
Narenciye denildiğinde akla limon, portakal, greyfurt ve mandalina gibi ürünlerin geldiğine dikkat çeken Vali Pehlivan, "Narenciye C vitamini, lif deposu ve aynı zamanda birçok mineralin deposu olarak tanımlanıyor. Narenciye vitamin deposu, Mersin de narenciye deposu. Dolayısıyla dünyanın ve ülkemizin tüketiminde, burada üretilen ürünlerin çok önemli bir katkısı var. Dünya üzerinde 140'ın üzerinde ülkede narenciye üretiliyor ve bunun 5.4 milyon tonu ülkemizde üretiliyor. Bunun da 4'te 1'i Mersin'de üretiliyor. Mersin hakikaten turunçgilin başkenti. Özellikle de limonda, Türkiye geneli üretim 1,5 milyon ton. İlimizin üretimi 860 bin ton. Yani yüzde 55'ine tekabül ediyor" şeklinde konuştu.
"ÖNÜMÜZDEKİ YIL DAHA GENİŞ KAPSAMLI BİR FESTİVAL YAPACAĞIZ"
Festivalin taşıdığı önemden söz eden Vali Pehlivan, "300'e yakın stant, 30'a yakın figürle buralar şenlenmiş durumda. Binlerce vatandaşımız geliyor, geçiyor; geçmiş yıllarda olduğu gibi. Bu yıl belki son 1-2 ay içerisinde karar verdiğimiz için kapsamı itibariyle biraz daha mütevazi olmak durumunda kaldık ama inşallah önümüzdeki yıl hep birlikte daha da geniş kapsamlı bir festival yapacağız" dedi.
BAŞKAN SEÇER: "NARENCİYE, KENTİMİZİN EKONOMİSİNE ÖNEMLİ KATKI YAPIYOR"
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ise açılış konuşmasında narenciye ürünlerinin kentin en önemli ekonomik değeri olduğunu vurgulayarak, "Sadece ekonomik değil, aslında toplumsal problemlerimizi de çözmemize yardımcı olan çok önemli sektörü tema aldık; narenciye sektörünü. Kentimizin ekonomisine önemli katkı yapıyor. Ama hem kentimizin, hem ülkemizin en büyük sorunu olan işsizlik sorununa da önemli katkı yapan bir sektör narenciye sektörü. Büyük resimde tarım sektörü. Yoğun emek sektörler. Bunları geliştirmek, bunları tahkim etmek hem ekonomik olarak hem toplumsal olarak Mersinimize katkı sunacak. İşte bu festivaller hem Mersin'imizin tanıtımına hem de bu güzel insanların, hemşehrilerimizin bir araya gelmesine önemli katkı sunuyorlar" diye konuştu.
"FESTİVALLER EKONOMİDEN ÇOK DAHA ÖNEMLİ"
Mersin'in demografik yapısına ilişkin değerlendirmelerle sözlerini sürdüren Başkan Seçer, "Mersin göçlerle büyümüş bir kent. Mersin Türkiye demektir. Mersin Türkiye'nin özeti demektir. Mersin'de yöneticilik yapmak zordur. Mersin'de bir yönetici olarak, bir siyasi olarak konuşmak dikkat ister. Ağzınızdan çıkanı kulağınız duyacak. Nerede ne hareket yapacağınızı bileceksiniz. Festivalle ne alakası var? Festivalle çok alakası var. İşte, Mersin'in toplumsal huzurunu, barışını sağlayacak önemli bir etkinlik için aslında buradayız. Tarsus'tan, Anamur'dan, Erdemli'den, İstanbul'dan, Diyarbakır'dan, Bitlis'ten, Konya'dan, Trabzon'dan; her yöreden insanımız burada. Anadolu insanı olarak kardeşçe, bir arada. İşte bunu topluma hatırlatmak için festivaller ekonomiden çok daha önemli. Ekonomimiz sıkıntılı olabilir, çözeriz. Ama toplumsal huzurumun kaçtığı bir noktada kolay değildir bunlar. Biz büyük bir aileyiz" ifadelerine yer verdi.
"'MERSİNLİLER, MERSİN'E SAHİP ÇIKINIZ' SÖZÜ ŞU DÖNEMDE ÇOK DAHA ÖNEMLİ"
Güzel bir festival gerçekleşmesi için Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri olarak gerekli katkıyı sağladıklarını vurgulayan Seçer, "Atatürk'ümüzün Mersin'le ilgili çok önemli bir sözü var; 'Mersinliler, Mersin'e sahip çıkınız.' Her dönem çok önemliydi bu söz ama şu dönemde çok daha önemli. Ben buradan Mersinlilere sesleniyorum; 'Mersinliler, Mersin'e sahip çıkınız'" dedi.
ABDULLAH ÖZDEMİR: "KENTİMİZİN TÜM DİNAMİKLERİ YİNE EL ELE VERDİK, TEK VÜCUT OLDUK"
Mersin Ticaret Borsası ve Narenciye Festivali İcra Kurulu Başkanı Abdullah Özdemir de açılış konuşmasında Mersin Narenciye Festivali'nin kentin en renkli ve görkemli festivali olduğuna dikkat çekerek, "Mersin'in en büyük ve en coşkulu buluşmasına bir kez daha ev sahipliği yapıyoruz. Mersin ile özdeşleşmiş, ortak paydamız olan narenciye etrafında, kentimizin tüm dinamikleri yine el ele verdik, kenetlendik, tek vücut olduk. Festivalimiz böylesine güçlü bir birlik ve beraberlik ruhu ile Mersin'imizin neler başarabileceğinin en somut, en güzel örneğidir" dedi.
"BU NARENCİYE DÜNYASINDA EMEK VAR, HAYAL GÜCÜ VAR, SANAT VAR, ENERJİ VAR"
Festivale ilişkin bilgi veren Özdemir, "İlmek ilmek işlediğimiz figürlerimiz ile tam bir görsel şölen sunuyoruz. Nasıl ki bir kuyumcu altın, gümüş, elmas, yakut, yeşim gibi değerli metal ve kıymetli taşlardan bilezik, küpe, kolye gibi mücevherler yapıyorlarsa biz de narenciyeyi bir kuyumcu edasıyla işliyor, her biriyle figürlerimizi süslüyoruz. Gösteri guruplarından defilesine, GastroShow'dan flyboard su gösterisine, kentimizin tüm değerlerini sergileyen stantlarımızdan konserlere kadar çok geniş bir yelpazede etkinliklerimiz var. Dolayısıyla oluşturduğumuz bu narenciye dünyasında emek var, ekip ruhu ve dayanışma var, hayal gücü var, sanat var, enerji var" ifadelerine yer verdi.
"FESTİVALİMİZİ DİĞER FESTİVALLERDEN AYIRAN BİR FARK VAR"
Festivalin en önemli özelliğinden söz eden Özdemir, "Ülkemize yapılan birçok meyve festivali var. Elmasından karpuz ve kavununa, üzümünden kiraz şeftali ve çileğine kadar. Mersin narenciye festivalimizi ise diğerlerinden ayıran bir farklılığı var. Bu farklılık; limonun, portakalın, greyfurdun bizzat kendisinin süsleme aracı olarak kullanılmasıdır. Süslemelerde kullanılan 100 bin kilo, 500 bin adet narenciye var. Günde ortalama 70 kişi ile 10 bin saati aşan işgücü var. Bu özelliğiyle festivalimiz Türkiye'nin ilk, tek ve en görkemli festivalidir. Bu 100 bin kiloya yakın portakal ve limon, festival sonunda itinayla yerlerinden alınıyor. Önce talep eden hayır kurumlarına veriyoruz sonra da kalanı halka adaletli bir şekilde dağıtıyoruz. Rize için çay, Ordu ve Giresun için fındık, Malatya için kayısı, Aydın için incir ne ise Mersin için de narenciye odur. Bunu iyi anlamamız lazım ve buna iyi sahip çıkmamız lazım" diye konuştu.
"NARENCİYENİN HAK ETTİĞİ DEĞERİ BULMASINI SAĞLAMAYI HEDEFLİYORUZ"
Mersin'in narenciye üretim hacmine ilişkin bilgiler de paylaşan Özdemir, "Her zaman ve her koşulda olduğu gibi narenciye üreticilerimiz üretmeye, ihracatçılarımız da ihraç etmeye devam ediyorlar. En büyük arzumuz, üreticilerimizin ve ihracatçılarımızın alın terlerinin karşılığını almalarıdır. Ana amacımız kamuoyunun dikkatini narenciye ve narenciyenin başkenti Mersin'e çekmektir. Mersin'in ihracat gelirinin yüzde 15'i narenciyeden geliyor. Ülkemizin dünya üretiminde 8'inci, ihracatında 3'üncü olduğu narenciyenin hak ettiği değeri bulmasını sağlamayı hedefliyoruz" dedi.
"NARENCİYE HAYATTIR, SAĞLIKTIR VE MERSİNDİR"
Festivale destek sunan kurumlara teşekkür eden Özdemir, "Her zamanki gibi bu yıl da festivalimizi benimseyerek sahiplenen, katılımı ile renklendiren tüm Mersinlilere ve tüm misafirlerimize teşekkür ediyoruz. Hayat sevgidir, hoş görüdür, dayanışmadır, kardeşliktir. Narenciye de hayattır, sağlıktır ve Mersindir" ifadelerine yer verdi.
FESTİVALE RUS VE ARAP TURİSTLER AKIN ETTİ
Festivalde belediyelerin, kurumların ve kuruluşların yanı sıra üreticilerin stantları da yer aldı. Stantlarda, narenciyeden üretilen katma değerli ürünler de sergilendi. Stantlarda yer alan üreticilerden önemli bir kısmını kadınların oluşturması dikkat çekti. Öte yandan festivale Arap ve Rus turistler başta olmak üzere yurtdışından ve şehir dışından ziyaretçi de katıldı. 'Mersinli' ziyaretçiler ise 2 yıl aranın ardından yeniden yapılan festivali 'özlediklerini' vurguladı.
|