Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Mersin’e gelişinin 100’üncü yıl dönümünde Tren Garı’nda başlayan tören, Cumhuriyet Meydanı’nda devam etti.
Haber-Emrah Birgül
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 100 yıl önce dün Mersin'e gelmişti. Atatürk'ün Mersin'e gelişinin yıldönümünde düzenlenen törene Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Fuat Gedik, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, muharip gaziler, milletvekilleri, ilçe belediye başkanları ile kurum ve kuruluş temsilcilerinin yanı sıra öğrenciler de katıldı.
TÖREN, TREN GARI'NDAN BAŞLADI
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, şanlı Türk ordusunu ve şanlı Türk bayrağını temsilen muharip gaziler, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları'na ait trenle Tren Garı'na giriş yaptı. Gaziler, protokol üyeleri tarafından karşılandı. Protokol üyeleri, gaziler tarafından sunulan Türk bayrağını teslim aldı. Temsili heyetin karşılanmasının ardından tören Cumhuriyet Meydanı'nda devam etti.
ÇELENKLER SUNULDU, ŞİİRLER OKUNDU
Cumhuriyet Meydanı'nda devam tören; Atatürk Anıtı'na çelenk sunumuyla başladı. Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Fuat Gedik ile Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer'in Atatürk Anıtı'na sundukları çelenklerin ardından Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanlığı Bandosu eşliğinde saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı söylendi. Atatürk Anadolu Lisesi öğrencilerinden Mesuthan İlkhan'ın, 'Sana Borçluyuz Ta Derinden' şiirini okuduğu törende, Mersin Deniz Ticaret Odası Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencilerinden Eralp Eren Memişoğlu da 'Atatürk' adlı şiiri seslendirdi.
"AYNI HEYECANLA AMA YÜREĞİMİZ BURUK OLARAK HİSSEDİYORUZ"
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de törende bir konuşma yaptı. 17 Mart'ın Mersinlilerin onur ve gurur günü olduğunu belirten Seçer, "100 yıl önce hemşehrilerimizin duyduğu heyecanı, aynı heyecanla ama yüreğimiz buruk olarak hissediyoruz. Çünkü acımız var. Yasımız var. Cumhuriyet'imizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kentimize gelişinin 100'üncü yıldönümü. Hepimize kutlu olsun" dedi.
"YÜREĞİMİZ YASA BOĞULDU"
6 Şubat'tan bu yana yaşanan felaketleri hatırlatarak sözlerini sürdüren Seçer, "6 Şubat ve sonraki günlerde peş peşe yıkıcı depremler, ardından sel felaketi yaşadık. Binlerce vatandaşımızı bu felaketlerde kaybettik. Binlerce vatandaşımız yaralı. Kadim şehirlerimiz yok oldu. Yüreğimiz yasa boğuldu. Acı izleri, hatıraları silmek ve kentlerimizi yeniden ayağa kaldırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Depremde ve selde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza bir kez daha Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralılara acil şifa diliyorum" diye konuştu.
"ATTIĞI HER CESUR ADIMDA İŞTE BU RUH VARDIR"
Atatürk'ün bilime verdiği önemi hatırlatan Seçer, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün fikirlerinin temelinde bilim vardır, akıl vardır. Kendi sözleriyle; 'Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlim ve fenin dışında mürşit aramak gaflettir, delalettir'. Yine onun dediği gibi; 'Birlik ve beraberlik ölümden başka her şeyi yener'. Milletini sonsuz aşkla seven Mustafa Kemal'in attığı her cesur adımda işte bu ruh vardır. Karşılaştığı tüm zorlukları bu anlayışla aşmasını bilmiştir. Onun için yaptıklarından ve halkından emindir" dedi.
"MERSİN'E VE MERSİNLİLERE ÇOK GÜVENİYORDU"
Seçer, kurtuluş meşalesinin Mersin'den yakıldığını vurgulayarak; "Mustafa Kemal, 5 Kasım 1918'de Anadolu işgalcilere taksim edilirken, bölge komutanı olarak Mersin'deydi. Tarihten sonuç çıkartmasını çok iyi bilen Atatürk, o gün de kararı sezmekte gecikmedi. Bu vaziyet karşısında bir tek karar vardı. Milli egemenliğe dayanan, kayıtsız şartsız bağımsız yeni bir devlet kurmak. 'Asıl savaş şimdi başlıyor' diyerek, kurtuluş mücadelemizin meşalesini bu topraklardan, Mersin'den yaktı. Askeri zafer, milli kurtuluşun ilk şartıydı. Kazandık. Fakat zaferden sonra yapılacaklar, bağımsızlık savaşımız kadar önemliydi. Artık Anadolu'nun Cumhuriyet ile aydınlanma zamanı gelmişti. Tarihler, 17 Mart 1923'ü gösterirken, o yine Mersin'deydi. Cumhuriyet'imizin kurucusu; bu kez Yeni Türkiye'nin mesajını yine bu topraklardan verdi. Çünkü o; ticaretin, tarımın, sanatın öncü kenti gördüğü Mersin'e ve Mersinlilere çok güveniyordu. Sadece biz Mersinlilere değil, tüm milletine güveniyordu. İşte bu güzel kent, bu güzel ülke; o sarsılmaz inançla kuruldu" ifadelerine yer verdi.
"BİLİMİ ESAS ALMADAN ATILACAK HER ADIMIN SONU FELAKETTİR"
99 yıl önce Erzurum'da yaşanan depremi de hatırlatan Seçer, "Cumhuriyet'imizin henüz ilk yılında 13 Eylül 1924'te Pasinler Depremi'ni yaşadık. Depremi haber alır almaz tereddütsüz Erzurum'a giden Mustafa Kemal, 'Felaket başa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazımdır, geldikten sonra dövünmenin yararı yoktur’ demiştir. O sözler, bugün için de geçerlidir. Çünkü bilimi esas almadan atılacak her adımın sonu felakettir. Elbette, halkımız; birlik ve beraberlik içerisinde bütün zorlukları aşmayı başarmıştır; başaracaktır. Ancak, üzülerek belirtmek isterim ki yaşadığımız nice acı tecrübeye karşın; ülkemiz de kentimiz de depreme yeterince hazırlıklı değildir. Bu durum, tarihi sorumluluğu üzerimizden kaldırmaz. Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği için afetlere karşı bilimi esas alarak, tüm tedbirleri almak zorundayız. Bugün için en temek görevimiz budur" diye konuştu.
"BİZ ATATÜRK'ÜN TARAFINDAYIZ"
Atatürk'ün izinden gittiklerinin altını çizen Seçer, konuşmasının sonunda şunları söyledi; "Ata'mız, 100 yıl önce biz Mersinlilere, 'Mersinliler, Mersin'e sahip çıkınız' diyerek yolumuzu göstermiştir. İyi bir planlamayla aşılamayacak zorluk yoktur. Biz bu doğrultuda çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz. Çünkü biz Atatürk'ün tarafındayız. Çünkü onun tarafı aklın, bilimin ve mantığın tarafıdır. Bu yıl aynı zamanda Cumhuriyet'imizin de 100'üncü yılını kutlayacağız. Bizim için bu yıldönümü sadece bir takvim değişikliği değildir. Bir büyük dönüşümün adı olan Cumhuriyet'imizi siyasi, ekonomik, sosyal ve diplomatik alanlarda hayalini kurduğumuz seviyeye çıkartacak atılımlarla, ülkemizi gelecek yüzyıla taşıyacağız. Ülkemizin ve medeniyetimizin tüm kazanımları üzerinde yükselteceğimiz bu vizyon, sizlere bırakacağımız en büyük miras olacaktır. Sizlerin de bu mirasa sahip çıkacağınıza yürekten inanıyorum. Bu tarihi günde Ata'mızla bir kez daha gurur duyuyor, minnetle anıyorum. Afetlerde yitirdiğimiz vatandaşlarımız ve tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyorum."
|