(Haber Merkezi)
Taşucu’nun Üst Paleolitik Çağ’dan Cumhuriyet dönemine uzanan çok katmanlı ve zengin tarihi, Taşucu Eğitim ve Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (TAÇEV) ev sahipliğinde düzenlenen yoğun ilgi gören bir konferansla masaya yatırıldı.
Mersin’in Silifke ilçesine bağlı Taşucu Mahallesi, binlerce yıllık geçmişiyle bir kez daha dikkatleri üzerine çekti. Taşucu Eğitim ve Doğal Hayatı Koruma Vakfı'nın ev sahipliğinde düzenlenen konferansta, bölgenin Üst Paleolitik Çağ’dan Cumhuriyet dönemine kadar uzanan zengin tarihi masaya yatırıldı.Konuşmacı Ayhan Yalçın'ın yanı sıra, Mersin Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tuba Akar ve öğrencileri de etkinliğe katılım gösterdi.
TAŞUCU'NUN BİNLERCE YILLIK TARİHİ ANLATILDI
Konferansta öne çıkan başlıklar arasında, Taşucu’nun ilk yerleşim izlerinin görüldüğü Sırtlan İni Mağarası’ndan başlayan tarihsel süreç, Hititlerin denize açıldığı Ura Limanı olma ihtimali, antik dönemdeki adıyla Holmi ve dini merkez olma özellikleri ile Osmanlı’dan günümüze stratejik konumu gibi pek çok konu yer aldı. Yalçın, Taşucu'nun ilk insan izlerinden günümüzdeki stratejik önemine kadar uzanan tüm tarihsel süreçleri detaylı bir şekilde aktardı. Sunumda özellikle dört ana dönem ve konu başlığına dikkat çeken Ayhan, Taşucu'ndaki yaşamın ilk izleri olan Üst Paleolitik Çağ'daki Sırtlan İni'ndeki yerleşim başlangıcının önemine değindi.
HİTİT İMPARATORLOĞU'NUN AKDENİZ’E AÇILAN KAPISI
Taşucu'nun, Hitit İmparatorluğu'nun Akdeniz'e açılan kapısı olduğu düşünülen Ura Limanı veya Walma yerleşimi olabileceği yönündeki iddialara da değinen Yalçın, antik dönemdeki Holmi yerleşiminin kuruluşu, Sarpedon-Apollontapınımı ve Hristiyanlık için önemli bir merkez olan Azize Thekla inancının bölgedeki kültürel etkileşimlerini de anlattı. Taşucu’nun 19. yüzyılda "İskele" adıyla ticari bir liman olarak yeniden canlanışı, Rum tüccarlar ve Hacı Paşa gibi yerel eşrafla gelişen ticari hayatı da derinlemesine anlatan Ayhan modern dönemde ise Kıbrıs Barış Harekâtı sonrası bölgenin stratejik önemini yeniden kazandığını söyledi. Etkinlik sonunda Taşucu Eğitim ve Doğal Hayatı Koruma Vakfı yetkilileri, konferansa katılan tüm tarih meraklılarına teşekkür ederek, bölgenin kültürel ve doğal mirasına sahip çıkmaya devam edeceklerini vurguladı.
|