Mersin Eğitim Akademisi’nin düzenlediği “Eğitimde Oyun ve Drama Uygulamaları” seminerinde öğretmenler, sınıf içi etkileşimi artıran ve öğrenmeyi eğlenceli hale getiren tekniklerle tanıştı. İl Millî Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, “Öğrenme ortamını bir şenliğe dönüştürebiliriz” diyerek öğretmenliğin hem zanaat hem sanat olduğuna vurgu yaptı.
İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün bünyesindeki Mersin Eğitim Akademisi tarafından eğitimde yenilikçi yaklaşımları geliştirmeyi, sınıf içi etkileşimi güçlendirmeyi ve öğrenmeyi eğlenceli hâle getirmeyi amaçlayan, öğretmenlere yönelik özel bir etkinlik gerçekleştirildi. Prof. Dr. Tolga Erdoğan'ın sunduğu "Eğitimde Oyun ve Drama Uygulamaları" semineri, okul öncesi öğretmenleri, ilkokul öğretmenleri ve psikolojik danışman ve rehber öğretmenlerin yoğun katılımıyla tamamlandı. Seminer, baştan sona interaktif yapısıyla öğretmenlere hem öğretici hem de eğlenceli anlar yaşattı, seminere katılan bütün öğretmenler hem öğrendi hem doyasıya eğlendi. Seminere İl Millî Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, İl Millî Eğitim Müdürlüğü Eğitim Müfettişleri Başkanı Selçuk Yeşil, Mezitli İlçe Millî Eğitim Müdürü Mehmet Badas, Müdürlüğümüz birim amirleri, Merkez İlçeler Şube Müdürleri ve çok sayıda okul öncesi öğretmeni, ilkokul öğretmeni ile psikolojik danışman ve rehber öğretmen katıldı.
“SINIFLARIMIZDAKİ ÖĞRENME ORTAMINI BİR ŞENLİĞE DÖNÜŞTÜREBİLİRİZ”
Seminerin açılışında konuşma yapan İl Millî Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, eğitimin günümüzde dinamik bir yolculuğa dönüştüğüne dikkat çekerek bu dönüşümde oyun ve dramanın önemine dikkat çekerek, “Bu teknikler öğrencilerin yalnızca zihnini değil, kalbini de besliyor. Oyun, öğrenme sürecinde kilit rolde. Başarının en büyük sırrı; her zaman çocukların öğrendiklerini fark edemeyecekleri kadar eğlenmelerini sağlamaktır. Özellikle oyun ve drama, çocukların doğal öğrenme biçimlerine en uygun, onların dünyasına dokunan ve öğrenmeyi eğlenceli, anlamlı ve kalıcı kılan en güçlü araçlardır. Bu sanatsal yolculukta öğretmenliğin en güzel yanı tırtılların kelebeğe dönüşmesini izlemektir. Seminerimizde çocuklarımızın ruh dünyasına dokunacak ve onları eğitimin içinde tutacak, öğrenirken eğlendirecek, eğlendirirken öğretecek olan oyun ve drama teknikleri üzerinde duracağız. Eğitimde oyun ve dramayı bir metot olarak değil, bir öğrenme felsefesi olarak benimseyerek sınıflarımızdaki öğrenme ortamını bir şenliğe dönüştürebiliriz. Öğrenci, öğretmenin duasında büyüyen sessiz bir fidandır; onları gölgeyle değil, güneşle sulamalıyız. Unutmayalım ki bilgi aktarmak zanaattır; yürek dokumak sanattır. Öğretmen, bu iki ustalığın adıdır” dedi.
Yoğun ilgi gören seminerde öğretmenler, eğitimde oyun ve drama tekniklerini etkili kullanma, öğrencilerin iletişim ve ifade becerilerini geliştirme, sınıf içi motivasyon ve katılımı artırma, farklı yaş gruplarına uygun drama etkinlikleri hazırlama ve yenilikçi öğretim yöntemleri konusunda mesleki becerilerini arttırma fırsatı buldu. (Haber Merkezi)
|
Yorumlar (0)
