Artan hayat pahalılığı, yükselen enflasyon ve derinleşen işsizlik, vatandaşın gündemindeki ilk sıralardaki yerini korurken; 800 milyon TL’lik rekor büyük ikramiye veren Milli Piyango, bu yıl da milyonlarca insan için güvenilmeyen ama umut yaşatan bir kapı oluyor. Sokaklarda bilet satış noktalarının önünde oluşan yoğunluk, vatandaşın içinde bulunduğu ekonomik tabloyu da gözler önüne seriyor.
MERVE KANKAN
Her yıl olduğu gibi bu yıl da Milli Piyango biletleri, yalnızca bir şans oyunu olmanın ötesinde; birçok kişi için geleceğe dair bir hayalin, bir çıkış yolunun sembolü haline geldi. Mikrofon uzattığımız vatandaşlar, farklı beklentiler dile getirse de ortak duyguları aynı: Belirsizlik karşısında umut.
ALİ DEMİR: HAYAT PAHALI, TEK MAAŞ YETMİYOR
Piyangoyu ekonomik koşulların bir sonucu olarak değerlendiren Ali Demir, yaşanan geçim sıkıntısına dikkat çekerek şöyle konuştu: “Milli Piyango bana çıkarsa yatırım yaparım. Çünkü hayat gerçekten çok pahalı. Enflasyon almış başını gidiyor. Eskiden çalışarak bir şeyler yapılabiliyordu ama şimdi maaşlar daha ay ortasında bitiyor. İnsan ister istemez başka bir umut arıyor.” Ali Demir’in sözleri, sokakta karşılaştığımız pek çok vatandaşın düşüncelerini de özetler nitelikte. Artan kira bedelleri, gıda fiyatları ve temel ihtiyaçlardaki zamlar, insanları küçük bir biletle büyük hayaller kurmaya itiyor.
NİHAL BOZKIRLI: ÇOCUKLARIMIN GELECEĞİNİ GÜVENCE ALTINA ALIRIM
Gelecek kaygısını en çok hisseden kesimlerden biri de ebeveynler. Nihal Bozkırlı, piyango hayalini çocuklarının geleceğiyle ilişkilendirerek şunları söyledi: “Çocuklarımın ve kendimin hayatını garanti altına alırım. Eğitim masrafları çok ağır. Yarın ne olacağını bilemiyoruz. Bugün varız, yarın yokuz. İnsan evladını düşününce daha fazla endişeleniyor. Piyango çıkarsa en azından onların geleceğini güvence altına alırım.”
ÖMER YILDIRIM: HAYALİNİ KURDUGUM TATİLİ YAPMAK İSTİYORUM
Büyük yatırımlar ya da servet hayalleri yerine, daha sade bir mutluluğun peşinde olanlar da var. Ömer Yıldırım, piyangodan beklentisini şu sözlerle anlattı: “Uzun zamandır hayalini kurduğum bir tatil var. Çalışmaktan kendimize zaman ayıramıyoruz. Sürekli aynı döngü içindeyiz. Piyango çıkarsa ilk işim biraz dinlenmek olur.” Ömer Yıldırım gibi düşünen birçok vatandaş, piyangoyu kısa da olsa hayata bir mola verme fırsatı olarak görüyor.
VEDAT KÖÇER: GENÇ İŞSİZLİĞİN İÇİNDEYİM, BİR UMUT BEKLİYORUM
Sokak röportajının en çarpıcı ifadelerinden biri ise genç işsizliğe dikkat çeken Vedat Köçer’den geldi: “Bu ülkede genç işsiz çok fazla. Bunlardan biri de benim. Okuduk, mezun olduk ama iş bulamıyoruz. Piyango bileti aldım ve çekiliş gününü bekliyorum. Belki şans güler. Şu an için başka bir umudum yok.” Vedat Köçer’in sözleri, özellikle gençler arasında yaygınlaşan gelecek belirsizliğini bir kez daha gündeme taşıdı.
NURAY KAZAK: HER YIL ALIYORUM, BELKİ BU KEZ ÇIKAR
Yıllardır geleneğini sürdüren Nuray Kazak ise umudunu kaybetmeyenlerden. Kazak: “Her yıl Milli Piyango bileti alıyorum. Çıkma umuduyla… Şimdiye kadar hiç çıkmadı ama belki bu yıl çıkar diyorum. İnsan umut etmeden yaşayamaz.” Kazak’ın bu sözleri, Milli Piyango’nun yıllardır neden bu kadar ilgi gördüğünün de kısa bir özeti gibi.
SOKAKTA ORTAK DUYGU: UMUT VE BELİRSİZLİK
Sokakta konuştuğumuz vatandaşların sözleri, Türkiye’de yaşanan ekonomik sıkıntıların insanların hayallerini bile şekillendirdiğini ortaya koyuyor. Kimisi yatırım yapmayı, kimisi borçlarını kapatmayı, kimisi ise yalnızca biraz nefes almayı hayal ediyor. 800 milyon TL’lik rekor ikramiye kime çıkarsa çıksın, sokaktaki vatandaşın beklentisi değişmiyor: Daha güvenli bir gelecek, daha adil bir yaşam ve geçim derdi olmadan yaşanabilecek bir hayat. Milli Piyango çekilişi yaklaşırken, milyonlarca kişinin gözü bir yandan biletinde, bir yandan da umutla beklenen o tarihte olacak.
|
Yorumlar (0)
