Kış mevsimin etkisini göstermesi ile birlikte vatandaşlar sobalarını yakmaya başladı. Odun ve kömür sobalarının yoğun olarak kullanıldığı yerlerde ise ciddi hava kirliliği oluşmakta. Akademisyen Prof. Dr. Erkan Aktaş, “Havaların soğuması ile birlikte hem hanelerin ısınma harcamaları hem de giderek artan ısınma maliyetleri birlikte hızla artan ucuz yakıt tercihi hava kirliği sorununu beraberinde getirecek. Hava kirliliği özellikle ucuz kömür kullanımı ile daha da artmaktadır. Artan enerji fiyatları ile birlikte daha ucuz enerji kaynaklarının başında olan kalitesiz kömür talebinin artması çevreyi daha çok kirletmesi olasılığını arttırıyor” dedi.
Haber- Gizem Konucu
Hava kirliliği küresel ısınmanın en büyük nedenlerinden biri. Bilimsel olarak hava kirliliği, toz,kül,sis,buhar, duman gibi etkenlerin insana ve doğaya zarar veren atmosferdeki tüm kirleticilerin genel tanımlaması olarak geçmekte. Konut, sanayi, ulaşım sektörlerinde kullanılan yakıtlar ise hava kirliliğinin en önemli etkenlerini oluşturuyor. Kış mevsiminde hala belli bölgelerde odun ve kömür sobalarının kullanımı devam ediyor. Bu sobalar ise yenilenemez enerji kaynakları içerisinde yer aldığı için doğayı kirleten kaynaklar arasında yer alıyor. Dünya genelinde en büyük çevre sorunlarından biri olan hava kirliliği, Türkiye’de de bölgeden bölgeye tehlike sınırlarını aşıyor. 2021 yılının başında Çevre ve Şehircili Mersin’in bazı bölgelerinde havadaki sınır değerlerinin aşıldığı ve hava kalitesinin ‘sağlıksız’ düzeyin bir alt kademesi olan ‘hassas’ seviyesinde seyrettiği bildirildi.
45 İLDE HAVA KİRLİLİĞİ ULUSAL SINIR DEĞERLERİNİ AŞTI
Özellikle kış mevsiminde, doğalgazın yaygın kullanılmamasından ve doğalgaz altyapısının henüz oturmamasından kaynaklı Mersin’in birçok yerinde ısınmak için odun, kömür gibi maddeler yakılmaya devam ediyor. Bu da Mersin’de özellikle bazı bölgelerde sis bulutlarına neden oluyor. Bu sis bulutları da hem doğrudan insan bünyesine etki ediyor hem de ekolojik sistemde ciddi tahribatlara sebep oluyor. Temiz Hava Hakkı Platformu (THHP)’nun hazırladığı “Kara Rapor 2021: Hava Kirliliği ve Sağlık Etkileri” çalışmasında yer alan verilere göre Türkiye’nin bazı illerinde hala çözülemeyen ciddi hava kirliliği sorunu yaşanıyor. Temiz Hava Hakkı Platformu’nun yayınladığı Kara Rapor 2021’e göre, 2020 yılında Türkiye’deki illerin yarısında, yani 42 şehirde kanserojen olan ince partikül (PM2.5) seviyesi yeterli düzeyde ölçülmedi. Ölçülemeyen iller arasında ne yazık ki Mersin de yer alıyor. Hazırlanan bu rapora göre ise Türkiye’de yalnızca iki ilde temiz hava solundu, bunlar ise Bitlis ve Hakkari oldu. Yine aynı raporda 2020 yılında veri alınabilen 72 il incelendiğinde bu illerden 45’inde hava kirliliği ulusal sınır değerlerini daha aştığı belirtildi. Türkiye’de yazın ülkenin birçok yerinde meydana gelen orman yangınları da hava kirliliğine ciddi derecede olumsuz katkı sağladı. Rapora göre; orman yangınları nedeniyle havaya iklim değişikliğine de sebep olan siyah karbon kirleticisi salındığı belirtildi.
MERSİN HAVA KİRLİLİĞİ EN FAZLA OLAN İLLERİN BAŞINDA
Akademisyen Prof. Dr. Erkan Aktaş, Mersin’deki bu çevre kirliliği ile ilgili bilgilendirmede bulunarak, Mersin’de artan hava kirliliğine karşı önlemler alınması için yetkililere seslendi. Aktaş; 2018 yılında hava kalitesi en kötü şehirlerin içerisinde yer alan Mersin’de, 2017 yılında yayımlanan “kara rapor”da bin 628 kişinin hava kirliliğine bağlı sebeplerden kaynaklı hayatını kaybettiğini ifade etti. Küresel iklim değişikliğinde Türkiye’nin en fazla etkilenecek ülkelerin başında geldiğine dikkat çeken Aktaş, ortalama sıcaklığın arttığını bununla birlikte ekstrem hava olaylarının da artmaya başlayacağını dile getirdi. Mersin’de kış aylarında yeterli altyapı oluşmadığı ve kolaylık sağlanmamasından kaynaklı ısınmanın temel bir sorun olduğuna dikkat çeken Aktaş, “Kış aylarında daha soğuk geçme olasılığına karşı hanelerde ısınma en temel sorunlardan birisi haline gelebilir. Havaların soğuması ile birlikte hem hanelerin ısınma harcamaları hem de giderek artan ısınma maliyetleri birlikte hızla artan ucuz yakıt tercihi hava kirliği sorununu beraberinde getirecek. Hava kirliliği özellikle ucuz kömür kullanımı ile daha da artmaktadır. Artan enerji fiyatları ile birlikte daha ucuz enerji kaynaklarının başında olan kalitesiz kömür talebinin artması çevreyi daha çok kirletmesi olasılığını arttırıyor. Alım gücünün giderek düşmesi Mersin ilinde yoksul bölgelerde hava kirliliği hızla artacağını öngörebiliriz. Bu durumda yerel yönetim ve valiliğin enerji yardımlarını arttırması gerekiyor. Yoğun olarak kömürün kullanıldığı bir yerde olan tek hava istasyonu Mersini havası en kirli il gibi gösteriyor. Bu konuda yetkilileri göreve çağırıyoruz” dedi.
|