Akademi ve sendikalar ‘Emek ve Gelecek’ için bir araya geldi

Tarih: 11 Ekim 2025 Cumartesi 16:19

Mersin Üniversitesi (MEÜ) ve TÜRK-İŞ Konfederasyonu iş birliğinde düzenlenen 24. Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Kongresi Ulu Resort ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Açılışa; Gülnar Kaymakamı İsmail Şanal, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet İsmail Yağcı, Gülnar Belediye Başkanı Fatih Önge, Aydıncık Belediye Başkanı Özkan Kılıçarpa,  İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemal Altan, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Ege, TÜRK- İŞ Genel Başkan Yardımcısı İrfan Kabaloğlu ve ekibi, akademisyenler ve öğrenciler katılım sağladı. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan açılış programında konuşan Gülnar Kaymakamı İsmail Şanal böyle köklü bir kongrenin Gülnar’da gerçekleşmesinden dolayı duyduğu mutluluğu dile getirerek Kaymakamlık olarak ellerinden gelen desteği sunmaya hazır olduklarını ifade etti. Gülnar’ın gelişmesi ve tanınırlığının artması için böyle etkinliklerin olmasının çok fayda sağladığını vurgulayan Şanal, kongrede emeği geçen herkese teşekkürlerini sundu. Gülnar Belediye Başkanı Fatih Önge de konuşmasında hem ev sahibi hem de sistem mühendisi olarak Kongre’de bulunmaktan gurur duyduğunu, kongrenin katılımcı kurumlar, akademisyenler ve öğrenciler için verimli geçmesini dilediğini belirterek emeği geçen herkese teşekkürlerini sundu.

“AMACIMIZ, ORTAK BİR DİL VE ÇÖZÜM ZEMİNİ YARATMAK”

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet İsmail Yağcı konuşmasında “Bugün burada bir araya gelmemizin sebebi yalnızca akademik bir tartışma yürütmek değil, aynı zamanda çalışma hayatını ve emek dünyasını hepimizin ortak geleceği olarak yeniden düşünmek. Çalışma ekonomisi, rakamların ve istatistiklerin ötesinde, emeğin onuru, insana yakışır iş, adalet ve dayanışma gibi değerlerle iç içe bir alandır. Bu nedenle burada yapılacak her katkının, yalnızca akademik literatüre değil, hayatın tam kendisine dokunduğunu biliyoruz. İşgücü piyasalarında yaşanan hızlı dönüşüm hepimizin malumu. Dijitalleşme, yapay zekâ, platform ekonomisi, esnek çalışma modelleri. Tüm bu gelişmeler, klasik endüstri ilişkilerinden çok farklı bir dünyayı karşımıza çıkarıyor. Bu değişime kayıtsız kalamayız. Çünkü değişen koşullar, iş güvencesinden sendikal haklara, sosyal korumadan cinsiyet eşitliğine kadar birçok alanda yeni sorunları ve aynı zamanda yeni fırsatları beraberinde getiriyor” ifadelerini kullandı.  Kongrenin temel amacının karmaşık sorulara bir cevap ararken disiplinler arası bir bakış açısı geliştirmek, farklı aktörleri bir araya getirerek ortak bir dil ve çözüm zemini yaratmak olduğunu da vurgulayan Prof. Dr. Mehmet İsmail Yağcı, emeği geçen herkese teşekkür ederek kongrenin verimli, ilham verici olmasını diledi.

PROF. DR. ALTAN: “KONGREMİZDE, ÇAĞIMIZIN MODA KAVRAMLARININ ÇALIŞMA HAYATINA ETKİLERİ ÇOK DİKKAT ÇEKİCİ OLACAK”

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemal Altan da konuşmasında, “Çok önemli konuların tartışılacağı bu etkinlikte özellikle çağımızın moda kavramlarının çalışma hayatına etkileri çok dikkat çekici olacaktır. Sürdürülebilir kalkınma çerçevesinde son dönemde ortaya atılan "yeşil ekonomi", " yeşil istihdam", "yeşil iş" gibi yeni kavramlar, yine "dijitalleşme", " dijitalleşmede emek", "dijitalleşme ve güvensizlik", " dijitalleşme ve eşitsizlik", "dijitalleşme ve ayrımcılık", " teknolojik işsizlik", "çalışma yaşamında kadın", " yapay zekâ-ücret-işsizlik ilişkisi" gibi önemli konular bu kongrenin konularından bazılarıdır. Birbirinden önemli konuların tartışılacağı bu kongre bu alandaki boşluğu önemli oranda dolduracaktır. Bu kongreyi düzenlenmesini kolaylaştıran Mersin Üniversitesi Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Erol Yaşar'a, TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay'a, teşekkür ederim. Bu kongrenin asıl emekçileri olan kongre dönem başkanı ve Fakültemiz Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hasan Ejder Temiz'e, yine düzenleme komitesinde bulunan Prof. Dr. Hüseyin Mualla Yüceol hocamıza, dekan yardımcısı Aytül Güneşer Demirci'ye, Erhan Gülcan'a, fakülte sekreterimiz Sercan Turabik'e ve Çalışma Ekonomisi Bölümünün tüm elemanlarına emeklerinden dolayı teşekkür ederim. Kongremizin verimli geçmesini temenni eder herkese başarılar dilerim” dedi.

KABALOĞLU: “KURULDUĞUMUZ GÜNDEN BU YANA AKADEMİK DÜNYADAN DESTEK ALIYORUZ”

TÜRK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı İrfan Kabaloğlu konuşmasında “TÜRK-İŞ, bugüne kadar her yıl olduğu gibi, kongremizin düzenlenmesine büyük önem vermiştir. Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Kongreleri, yalnızca akademik bir buluşma olmanın ötesinde, işçi sınıfının hakları, çalışma yaşamı ve sosyal adalet gibi kritik konularda önemli tartışmaların yapıldığı platformlardır. Her yıl siz değerli akademisyenlerle bir araya gelmek, birbirimizi dinlemek, sorunlarımızı paylaşmak ve çözüm yolları aramak bizler için çok kıymetlidir. TÜRK-İŞ olarak, kurulduğumuz günden bu yana akademik dünyadan aldığımız destekle, çalışma hayatına dair büyük bir sorumluluk taşıyoruz. Bu kongre, sendikacılıkla ilgili yaklaşımlarımızı geliştirmeye ve işçi hakları konusundaki bilgimizi derinleştirmeye olan katkıları dolayısıyla oldukça önemlidir. Bugün burada, yalnızca çalışma hayatının değişen dinamiklerini değil, bu değişimin işçi sınıfı ve toplum üzerindeki etkilerini de tartışmak için toplandık.” ifadelerine yer verdi.

PROF. DR. TEMİZ: “KONGREMİZİN ANA TEMASI ‘ÇALIŞMANIN DEĞİŞEN ANLAMI VE GELECEĞİ OLARAK’ BELİRLENDİ”

MEÜ Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Başkanı Prof. Dr. Hasan Ejder Temiz ise “Böylesine güzide bir topluluğu Mersin’in Gülnar ilçesinde, bu özel ortamda bir araya getirmiş olmanın heyecanını ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bu kongrenin gerçekleşmesinde katkı sunan tüm kurumlara, kuruluşlara ve bireysel destekçilere teşekkürlerimi sunuyorum. Bu yıl kongremizin ana teması “Çalışmanın Değişen Anlamı ve Geleceği” olarak belirlendi. Zira içinde bulunduğumuz çağ, çalışma hayatının yalnızca yapısal yönlerini değil, aynı zamanda anlam dünyasını da derinden dönüştürüyor. Dijitalleşme, yapay zekâ, esnek çalışma modelleri, platform ekonomileri ve küresel belirsizlikler gibi dinamikler, çalışma biçimlerini olduğu kadar çalışmanın birey ve toplum nezdindeki değerini de yeniden şekillendiriyor. Akademik camia, politika yapıcılar ve sosyal taraflar olarak bu dönüşümü anlamak, doğru okumak ve yönlendirmek hepimizin ortak sorumluluğudur” dedi. (Haber Merkezi)