İstihdama katkı sağlamayan yatırımlara karşı çıkan MTSO Başkanı Hakan Sefa Çakır, yatırımlarda önceliğin katma değeri yüksek, yan sanayiye destek verecek firmalara verilmesi gerektiğinin altını çizerek, “Çinli bir otomotiv firmasına yer verelim deniyor ben şahsen istemiyorum. Çalışanlarını dahi Çin’den getiriyor kimseye faydası olmuyor. Bizim yan sanayimiz kullanılmıyor. Kayseri’de bir tekstil firması sahibi olmuşlar bir tane Türk çalışanları yok. Bu şekilde bir yatırım istemiyoruz. Gelecek yatırımcılarla şehirdeki herkesin kazanmasını istiyoruz” dedi.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, İçel TV – Kanal 33 ortak yayınında Vizyoner Programı’nda Ferudun Gündüz’ün gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Yatırımda önceliği katma değeri yüksek firmalara verilmesi gerektiğini ifade eden MTSO Başkanı Çakır, “Firmalar arasında yıldız sistemi belirleyip öncelik belirlemeliyiz. Sanayide, tarımda, Ar-Ge’de Mersin’in önceliğini belirlemeli. OSB’de biz kimi istiyorsak firmaları tespit edip bu firmaların altyapısını oluşturacağız. İhtiyaç olacak öğrencileri yetiştireceğiz sonra gidip firmayı bulup uygun şartlarda yer vereceğiz. Bölgemize ne vaat edecek kaç yan sanayiye destek verecek onlara bakarak firmaları tespit etmeliyiz. Çinli bir otomotiv firmasına yer verelim deniyor ben şahsen istemiyorum. Çalışanlarını dahi Çin’den getiriyor kimseye faydası olmuyor. Bizim yan sanayimiz kullanılmıyor. Kayseri’de bir tekstil firması sahibi olmuşlar bir tane Türk çalışanları yok. Bu şekilde bir yatırım istemiyoruz. Gelecek yatırımcılarla şehirdeki herkesin kazanmasını istiyoruz. Biz karar vermeliyiz hangi yatırımcının geleceğine. Şehrin her toprağı bugün çok kıymetli, yarın 50 kat daha kıymetli olacak. Bu kıymetli arazileri doğru yatırımcılara vermeliyiz. 20 Organize Sanayi Bölgesi (OSB) yapın yine dolacak. Kiminle doldurduğumuz önemli” dedi.
“İHRACATIMIZIN YÜZDE 65’İNİ DENİZ YOLUYLA YAPIYORUZ”
MIP ile yaşanan tarife gerginliğiyle ilgili de konuşan Çakır, “Mersin’in kuruluşu limanla oldu. Bu limanın özelleşmesi gerektiğini söylemiştik. MIP geldi sonra ciddi yatırımlar yaptı. Konteyner sayılarında ciddi artışlar oldu. Mersin ihracatı 10 milyar doların üzerine çıktı. Dış ticaret hacmimiz 20 milyar dolar. Hinterlandımızla birlikte bu rakam 80 milyar dolara ulaşıyor. Biz ihracatımızın yüzde 65’ini deniz yoluyla yapıyoruz. Yüzde 34’ünü karayoluyla yapıyoruz. İthalatın yüzde 84’ünü deniz yoluyla yapıyoruz. Limanın olması hem Mersin hem de çevresindeki illere avantaj sağlıyor. Bu nedenle liman bizim için çok önemli. Hem bizim hem çevre iller hem ülke için önemli. Sorunları sadece biz konuşmuyoruz, bölgedeki ticaret sanayi odaları konuşuyor. Bakanlara şikayet ediliyor. TOBB’da yaptığımız bakanların da katıldığı düzenli şura toplantıları oluyor ve çevre illerin oda başkanları çıkıp limanı şikayet ediyor biz de mahcup oluyoruz. Biz de liman yetkilileriyle Mersin Deniz Ticaret Odası, Mersin Ticaret Borsası ve biz gidip konuştuk bu sorunu çözmeliyiz birbirimize ihtiyacımız var dedik. Siz iş insanları olmadan biz siz olmadan yapamayız dedik. Herkesten çok para kazanmak değil sürümden kazanmak gerekli dedik. Konuşmalardan çok sonuç çıkmadı sonra biz biraz daha açıklamalarımızı sertleştirmek zorunda kaldık. Valimizle konuştuk. Bizim zaten ihracatçımız girdi maliyetleri ve kurlarla mücadele ederken bir de limanın yüksek fiyatları ve ilave hizmet maliyetleriyle mücadele edilemeyeceğini söyledik” dedi.
“TARİFELER DÜŞMEZSE HERKES ARAYIŞA GİDECEK”
Limanın bu tutumu nedeniyle tüccarların başta İskenderun olmak üzere başka limanlara akmaya başladığına dikkat çeken Çakır, “Genel Müdür Ajay Bey bizi ziyaret etti ve konuyu çalışacaklarını söyledi. Sonrası da sektörle bir araya gelelim dedi. Ardından tüm ekibiyle geldiler biz de sektörle ilgili tüm paydaşları çağırdık. Tarifeler yüksek liman özelleşmesi anlaşmasında Doğu Akdeniz’deki limanların fiyatlarına rekabetçi olunacağına dair taahhüt var İskenderun’dan yüzde 30 yükseğiz diyerek taahhüdün yerine getirilmesini istedik. İkincisi pandemi zamanında trafik yoğundu ve pencere sistemi getirildi. Pandemi sonrası kalkacaktı ama maalesef kalıcı hale geldi. İlave aldıkları hizmetler çok fazla bunun da makul olmasını istedik. Konuşmalarda gördük ki büyük ihracatçılara bire bir ilişkilerle özel tarifeler sağlanıyor. Bu tamam ama bizim KOBİ’leri büyütmemiz gerek dedik. Onlara da özel tarifeler oluşturulmalı desteklenmeli dedik. Bu sadece bizim değil hinterlandımızdaki tüm başkanlar bize vekâlet verdi ve herkesin söylemi dedik. Tarifeler düşmezse herkes arayışa gidecek dedik. Kimse fiyat düşmesini beklemiyor herkes hemen alternatif buluyor biz yük kaybedeceğiz. Genel Müdür’ün de söylediği eğer yükün yüzde 100’ünün Mersin’den yapılacağını bilirsek biz de kolaylık sağlayacağız dedi. Biz de takipçisi olacağız. Bu toplantıları artık düzenli hale getireceğiz. İki ayda bir bu toplantıları yapacağız. Öncekilerde eksikler olabilir hemen tamamlarız. Onlar da bizi arayabilirler” dedi.
“MERSİN’İN GELECEĞİNİ PLANLIYORUZ”
Kentteki yatırımları da değerlendiren Çakır, “Mersin büyüyor. 10 milyar doların üzerinde ihracatımız var. Dövizin her hareketi bizi etkiliyor ama diğer şehirlerle kıyaslayınca iyi durumdayız. Dış ticaret açığımız yok. İhracatımızın yüzde 42’sini Asya’ya yüzde 51’ini AB ülkelerine yapıyoruz. Bizim iyi olmamız için AB ülkelerinin ekonomisinin iyi olması lazım. Mersin’i çok hızlı giden lüks bir yarış arabasına benzetiyorum. Bu arabanın hız kapasitesi 250 diyelim biz 150 ile gidiyoruz. Gidebileceğimiz daha çok hız var. Bunun engellenmemesi lazım. Arabanın arkasından tutup yavaşlatmaya çalışanlar olmamalı. Biz ne yaparsak yapalım Mersin’in konjonktürü nedeniyle doğal olarak büyüyecek. Biz yöneticilerin yapması gereken Mersin’in doğru büyümesini sağlamak olmalı. Doğru planlama yapılırsa 2050 Mersin’ini şimdiden planlarsak hataların önüne geçilir. Biz TEPAV ile birlikte ki TEPAV ülke politikasına yön veren TOBB’un bir düşünce kuruluşudur. Onlarla birlikte Mersin’in 2050 yılını çalışıyoruz. Hatta bu çalışmaya Kıbrıs’ı da ekleyelim dedik çünkü birbirini tamamlıyorlar. Buradaki üniversitelerimiz TEPAV ile birlikte kentimizin geleceğini planlayacağız. Diyeceğiz ki Mersin bu sektörde büyüyecek şurada katma değerli üretim gerek diye belirleyeceğiz. İlçe odalarımızla da 3 ayda bir toplanıyoruz. Geçen gün Anamur’a gittik. Onlarla da dedik ki birlikte hareket edeceğiz. Herkesin OSB’si var. Buralar birbirini tamamlamalı. Erdemli’nin yaptığını Mut, Anamur yapmasın. Orada önemli bir mesaj verdik. Artık şehir merkezle değil ilçeleriyle birlikte büyüsün dedik. Orta Anadolu sanayisine yeni bir Marmara kurulacak ve dışa çıkan kapı da Mersin olacak. Bu nedenle doğru planlama ve doğru sanayiyi getirmek önemli. Yapılacak limanların hepsi önemli. Taşucu da İskenderun da Mersin’e yapılacak liman da Adana’ya yapılmış Mersin’e yapılmış hepsi yapılmak zorunda. Enerji büyük. Sadece sanayiyi tarımı, turizmi doğru planlayalım. Denizcilik konusunda maalesef gerideyiz. Mersin Deniz Ticaret Odası’nın bu konuda çalışması vardı” şeklinde konuştu.
“ÇÖZEMEYECEĞİMİZ KONUYU ANKARA’YA TAŞIYACAĞIZ”
Mersin’in Çukurova ile birlikte kalkınması gerektiğini vurgulayan Çakır, “Adana’nın ticaret odası, sanayi odası, Mersin TSO birleşelim. Tarımı, savunma sanayimizi birleştirelim yumruk vurgunca Ankara’dan ses gelsin diyoruz. Şimdi birleşmeye de bazı konularda başladık. Birlikte hareket ediyoruz. Fuarlarda birlikte hareket ediyoruz. Uyum içindeyiz. Ankara’da da birlikte çalışacak sistem oluşturuyoruz. Lobimiz yok diyorduk dün Kıratlı vekilimiz meclisimize geldi birlikte yaptığımız çok güzel lobiler var. Limon ihracatında yasağı bir günde kaldırdık. İstersek yapabiliyoruz. Mersin’in hangi sanayide güçlenmesi gerektiğini belirlemeliyiz. Şu anda odak gruplar oluşturduk Sanayi Odak Çalışma Kurulumuz var. Tüm sanayiciler, kamu yerel yönetimlerden temsilciler akademisyenler katılıyor. Sektör sorunları konuşuluyor vali beyle birlikte burada çözülebilecek konuları burada çözülemeyecekleri Ankara’ya taşıyacağız. Bir Ekonomi Konferansı yaptık ve bir araya gelince ne kadar güçlü toplantılar yapabildiğimizi gördük. Sanayi gibi Tarım, Lojistik, Turizm Odak çalışma Kurulları var. Proje Odak Kurulu var. Herkes proje yazıyor belediyeler, odalar, borsalar, firmalar kim varsa bir araya gelip birbirimizi tamamlayıp destek veren projeler hazırlayalım dedik. Biz ASCAME başkanıyız dijital sektöründe bunun avantajını kullanalım birlikte çalışalım dedik. Bu kurullara girilmeli” dedi.
“BAŞARI HİKAYESİ ÇIKARMALIYIZ”
Mersin’in kendine has ürünleriyle bir başarı hikayesi çıkarması gerektiğini kaydeden Çakır, “Tarsus Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Aydın TÜBİTAK başkanı oldu. Mersin’e hep pozitif yaklaştı. Mersin Agropark’ı biliyordu. Üyelerimizle birlikte MAM Bölgesi var Gebze’de orayı inceledik. Akıl almaz işler yapıldığını gördük gurur duyduk. Türkiye Gıda İnovasyon Platformu var. Burada nohuttan krema yapıyorlar katma değerli ürüne dönüyor. Narenciye kabuğundan magnezyum çıkarıp içecek yapıyorlar. Atıkları ortadan kaldırıyorlar. Özel bir kültürle şalgam yapıyorlar ve bir standart getiriyorlar. Özel bir kültürle yoğurt çalışması yapıyorlar. Ardından TÜBİTAK buraya geldi firmalarımızı ziyaret etti gıda firmalarıyla bir araya geldi. Süt, şalgam, kurutulmuş meyve sebze firmalarına götürdük. Balık derisinden kolojen haplar yapıyorlar. Siz de bunları hoca eşliğinde ekipmanı kullanarak çalışabiliyorsunuz. Kar amacı gütmüyorlar. Durmayacak tekrar bir TÜBİTAK’a gezi düzenleyeceğiz. Şalgamda, Silifke yoğurdunda bir başarı hikayesi çıkarmalıyız. Zeytinin dalından, çekirdeğinden yeni ürünler çıkarıyorlar. Ama bunu iyi de pazarlamalıyız” diye konuştu.
“MERSİN GIDA İHRACATINDA ÇOK GÜÇLÜ”
Mersin’in gıda ihracatında çok güçlü olduğunun altını çizen Çakır, “Türkiye’nin ihracatının yüzde 16’sı gıdada ve Mersin gıdada çok güçlü. Sanayimizde gıda sanayinde de güçlü olmalıyız. Antalya kitle turizmi yapıyor biz de yapmak zorunda değiliz inanç turizmi yapalım, butik turizm yapalım. Gelecek sene de zorlanacağız Anadolu ve Anadolu’da Mersin çok iyi noktalara gelecek. Ben buna da Türkiye’ye de çok inanıyorum. Sabırlı olalım. İşimizin başında duralım, tasarruflu hareket edelim. Bu zor günler geçince ayakta kalanlar çok iyi noktalara gelecek. Yüzümüz her zaman gülsün. Enerjiye ihtiyacımız var. Oda olarak da şehir olarak da iyiyiz ve çok daha iyi noktalara geleceğiz” ifadelerini kullandı. (Haber Merkezi)
|